ÖĞRETMENLİĞİN VE TASAVVUFUN ALDIĞI DARBE - 3
- Kubilay Muhammet Özdemir
- 28 Ağu 2024
- 2 dakikada okunur
#KubilayMuhammetÖzdemir Yazdı:
ÇÖZÜM ÖNERİLERİM
Günümüzde bu tehlikeyi önleyecek kuvvetli bir meslek grubu olan öğretmenliğe de her geçen gün darbeler vuruluyor. Yine tasavvufun içi cemaatler vasıtasıyla sözde bilgin hocalar sayesinde boşaltılarak gençlerin önüne sürülüyor ve İslam’dan nefret etmeleri sağlanıyor. Bununla birlikte gençlerin milli, dini, ahlaki değerleri alt üst oluyor.
Gençler arasında isteyerek okuma oranları azalmakla birlikte deizme inanların sayısı artıyor, gençler arasındaki ahlaki yozlaşma gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Aynı zamanda bu durum büyüklere de sirayet ediyor. Bu durumun önüne hemen geçilmeli ve gençlerimizi, büyüklerimizi Türk milletinin eski kodlarına geri döndürmeliyiz.
Çözüm önerileri;
1 – Türk Milli Eğitim sistemi Amerikancı yapıdan kurtarılmalıdır.
2 – Öğretmenlik mesleğine eski itibarı iade edilmelidir.
3- Okullardaki disiplin kuralları kesinlikle uygulanmalıdır.
4- Eğitim sistemi baştan aşağı değişmelidir.
5- 4+4+4 sisteminden vazgeçilmelidir. Eskisi gibi zorunlu eğitim 8 yıl ile sınırlı olmalıdır.
6- Sınıfta kalma her kademede veli izni olmadan tekrar uygulamaya konulmalıdır.
7- Liselerde tasdikname uygulaması tekrar getirilmelidir.
8- Üniversite sınavlarındaki baraj puan uygulaması tekrar uygulamaya konulmalıdır.
9- Tek tip lise uygulamasından vazgeçilmelidir.
10- Başta özel üniversiteler olmak üzere, vakıf üniversiteleri de dâhil tüm devlet üniversitelerinin sayısı sınırlandırılmalıdır.
11- KPSS sınavı değiştirilmelidir. Çok aşamalı bir KPSS ve birden çok puan türü olan bu sınav sisteminden vazgeçilmelidir.
12- KPSS ile ilgili başvurulan ilan da hakkaniyet olmalıdır. Aynı pozisyona lisans, ön lisans, ortaöğretim başvuru yaparken aynı puan istenmemelidir. Çünkü lisans okumanın bir anlamı kalmamaktadır. Bu da daha fazla okuyana haksızlık yapmak demektir.
13- Diyanet İşleri Başkanlığı kurumunun din adamları varken din adı altında yetkinliği belli olmayan kişilere ruhsat verilmemelidir. Çocuklarımız devletin dini eğitim veren yerleri varken ne olduğu belli olmayan dernek adı altında örgütlenmiş yerlere gönderilmemelidir.
14- Dini gruplar devlet tarafından sıkı bir denetime tabi tutulmalıdır. Dernekleşen cemaatlerin gelir ve giderleri kontrol edilmelidir.
15- Eski – Yeni Çatışmasını önlemek, Siyasal İslamcılığın önüne geçmek, milli duygularından yoksun çocuklar yerine milliyetçi, aydın, vatansever ve dindar bir nesil yetiştirmek için dernek adı altında gizlenmiş cemaatlere aileler çocuklarını göndermemesi için gerekli önlemlerin alınması gereklidir.
16- Milli Eğitim Bakanlığımızın ders kitaplarındaki müfredatları Amerikancı eğitim modelinden kurtarılmalı, yerli ve milli, çocukların ve gençlerin düzeyinde bir müfredat geliştirilmelidir.
17- Öğretmenlerin başta atama sorunları, özlük hakları, itibarının sağlanması için gerekli planlamalar ve önlemler alınmalı.
18- Özel, Vakıf ve Devlet Üniversiteleri dâhil sayı olarak kısıtlanmalı ve her yere üniversite açılmasına izin verilmemelidir.
19- Özel Okullar, Kolejler, Özel Dershaneler kapatılmalıdır. Eğitim tek tip ve devlet kontrolünde yapılmalıdır.
20- Devlet eğitime büyük ödenekler ayırmalıdır.
21- Diyanet İşleri Bakanlığı, merdiven altı ve dernekler adı altındaki cemaatlere geçip vermemelidir. Kendi personelinin görev sahasını sadece camilerle veya müftülüklerle sınırlı tutmamalıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı personelleri halkla bütünleşmelidir.
Türkiye’nin milliyetçi genç bir aydını olarak Türk toplumunu ve devletimi uyarmak zorundayım. Çünkü toplum olarak gidişatımız hem eğitim hem de ahlaki olarak hiç iyi değildir. Bu yüzden çok geç olmadan gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.
Comments